ERAGON- Bölüm 9 : Shade Katili
Bölüm 9 : Shade Katili
Eragon ve Saphira savaş için zırhlarını giyinmişlerdi. Ayrıca biraz atıştıracak vakit de bulabilmişlerdi. Eragon kılıcı Zar' rocu kınına sokarken içi tedirgindi çünkü daha önce hiç bu kadar önemli bir savaşta bulunmamıştı. Saphira ise Eragonun tedirginliğini hissedince Eragona : '' Sakınha korkma! Ben seni boş yere seçmedim. Daha önce senden güçlü insanlarda beni ellerine aldı fakat ben yumurtamdan çıkmadım, çünkü seni bekliyordum Eragon. Biz biriz. '' dedi. Ardından Eragonda '' Biz biriz. '' dedi ve Saphira ağzından kızgın ateşini püskürttü. Tedirginliği geçen Eragon artık daha dirençliydi. Eragon yolculuğunda Bromun ölmeden önce hediye ettiğin kemerdeki güç taşlarını enerjiyle doldurmuştu. Böylece enerjisi bittiğinde taşların içinden kendine enerji aktarımı yapabilecekti. Eragon kemerini taktıktan sonra içeri Arya geldi. Aryanın iyileştiğini gören Eragon sevinçle Aryanın nasıl olduğunu sordu. Arya ise Eragona'' Beni kurtardığınız için teşekkür ederim, gayet iyiyim. Fakat şimdi ilgilenmemiz gereken bir savaş var , oraya odaklanalım. '' dedi. Arya Eragonun zırhını düzelttikten sonra savaşta nasıl hareket etmeleri gerektiğini söyledi. Öncelikle Kull ordusunun başından Durza vardı. Ayrıca Kull' lardan başka bir de takviye olarak İmparatorun ordusu vardı. Bu kadar güçle baş edebilecek sadece Saphira ve Eragon vardı. Vardenlıların sayısı azdı. Fakat yanlarında bir avantajları vardı : Bir ejderha Süvarisi. Eragon ve Saphira önce Farthen Dur ' un tünellerin deki Varden askerlerini kordine ederek tünelleri Kullardan temizleyip, kapatacaklardı. Arya fazlasıyla dikkat etmesi gereken tek bir şey söyledi Eragona '' Bak Eragon ne yaparsan yap Durzayla yalnız karşılaşma. Çünkü onun büyü gücü senden daha güçlü.'' dedi.Ardıdan hemen savaş yerlerine varmak için harekete geçtiler. Eragon tünellere gitmeden önce Murtagh için Ajihadla konuştu ve Murtagh' ı serbest bırakmaya karar veren Ajihad Murtagh ' ı yanından ayırmayacağını söyledi. Eragon Aryayla birlikte tünellerin içindeki Kulları öldürmeye başladı. Bu sırada Saphira İmparatorun askerlerini ağzından püskürttüğü alevle yakmaya başladı. Eragon Kulları öldürürken dikkatini bir şey çekti. Farthen Dur' ün tepesinde antik zamandan kalma cücelerin yaptığı elmastan yapılmış Yıldız Safir vardı.Eragon Safire bakarken birden Eragonun üstüne bir kul atladı. Eragon Kulla '' Jierra theirra kalfis. '' dedi ve Kull' un bacakları kırıldı. Ardından Eragon Zar' rocu Kull' un kalbine soktu. Tam o sırada Eragon Saphiranın peşinde bir varlık hisseti . Bu Ra' zacın kanatlı annesi Lerthblakaya binen Shade Durzaydı. Eragon hemen Saphirayı çağırdı ve Saphiraya binerek kalkışa geçtiler. Durza Eragonla havada çarpışmaya başladı. Durza Eragonla ölümüne düello yaparken karanlık büyünün kelimelerini söylemeye başladı. Kelimeleri söyledikçe Eragonun enerjisi tükenmeye başladı. Eragonun enerjisi az kaldığında Durza Eragonun zihnini kontrol etmek için saldırıya geçti . Eragon Durzaya tam teslim olcakken Saphira gücünü Eragona aktardı böylece Eragon Durzayı geri püskürttü. Saphiranın gücünün azaldığını fark eden Lerthblaka Saphiranın kaburgalarını dişleriyle kırdı. Saphira Eragonun yardımıyla Lertblakayı sersemletti. Tam o sırada Eragon Saphiraya: '' Biraz daha dayan aklımda bir şey var. Saphira beni kuyruğuna al ve Durzanın Üstüne fiırlat. '' dedi. Saphira emin olmasada yapacak başka bir çareleri olmadığından Eragonu Durzanın üstüne fırlattı. Durza neyin geldiğini bile anlamadan kendini Eragonla düşerken buldu. Fakat Durza kendini toplayıp kılıcını çekti ve tam Eragonun boynunu kesecekken yukarıdan bir ses geldi. Bu Aryaydı, Saphirayla birlikte Yıldız Safiri parçaladılar ve Durzanın kulakları çıkan ses yüzünden bir anlık sağır oldu. Eragona ise hiçbir şey olmadı çünkü bu Aryanın yaptığı Durzaya yönelik bir büyüydü. Eragon zihnini toparladı ve kemerindeki enerji depolarını kullandı. Enerjisi yenilenen Eragon Zar' rocu kaldırdı ve Durzanın kalbine soktu. Eragon Durzayı son bir hamleyle beline kılıcını fırlatırken gördü. Böylece Durza öldü. Eragon yere çarpmadan önce Saphirayı ayaklarının altında gördü. Saphira da yaralanmıştı ve son bir gayretle Eragonu yere indirmeyi başardı. Eragon Saphirayı can çekişirken gördüğünde ağlamaya başladı. Eragon son enerjisyle Saphiranın başına dokunarak : '' Waıse heıll!'' dedi. Ve Eragonun zihni kapandı...
ERAGON-Bölüm 8: Varden' a Yolculuk
Bölüm 8 : Varden' a Yolculuk
Eragon o gece hiç uyuyamamıştı. Çünkü Arya' yı ilk kez görüyordu. Ve onun için gerçekten üzülüyordu. Sabaha doğru kamp yaptıkları yerden ayrılmak için hazırlanmaya başladılar. Bu sırada Eragon yeni genci kenara çekip suallerine başladı: '' Bak öncelikle eğer bizim nerede olduğumuzu birine söylersen seni öldürürüz. İkincisi sen kimsin ve neden bize yardım ediyorsun?'' Şaşırmış genç Eragona'' Unutma ki ben senin hayatını kurtardım. Önce bir teşekür etseydin. Ayrıca benim adım Murtagh. Senin gibi bende kaçıyorum. İmparatora da Varden' a da bağlı değilim. Kendim dışında hiç kimseye sadakatim yok. Seni kurtarmama gelince yeni bir süvari söylentileri duydum. Böylece Urgalları takip etmeye başladım ve onlar da beni sana götürdüler. '' dedi. Eragon Murtagh' ın niyetini anlamak için düşüüncelerini güçlendirerek Murtagh' ın zihnine gönderdi. Fakat Murtagh' ın zihninde engeller vardı. Eragon ne kadar denediyse bu engelleri aşamadı. Bu sırada Murtagh Eragona '' Boşuna deneme benim büyü gücüm olmayabilir fakat zihnimdeki bilgileri nasıl saklayacağımı ve koruyacağımı biliyorum . Babam öğretti . O da bir insandı, sadece kendini korumaya odaklanmış bir insan. '' Ardından Eragon Murtagh' a Varden' a gelmek isteyip istemediğini sordu. Murtagh düşünmeden '' Hayır'' dedi. Eragon '' O zaman Varden' a ulaşmamıza yardım et. Bize yardımların dokunabilir.'' dedi. Murtagh biraz düşündükten sonra: '' Tamam'' dedi. Böylece Varden ' a yolculukları başladı. Eragon ve Murtagh kendi atlarına binerlerken Arya Saphiranın üstündeydi. Eragon arada bir Saphiraya Aryanın nasıl olduğunu soruyordu. Saphira her seferinde aynı cevabı veriyordu:'' Giderek kötüleşiyor.'' Eragon, Saphira ve Murtagh ilk iki gün dağların arasından ilerlediler. Sonra karşılarına Hadarac Çölü çıktı. Çölü aşmadan Varden' a ulaşamazlardı . Bu nedenle hiç durmadan ilerlediler. Aradan bir hafta geçmişti. Bu sırada Eragon ve Murtagh yakınlaşmış, dost olmuşlardı. Ve sonunda Beor dağlarına vardılar . Birkaç saatlik mesafeleri kalmıştı Saphira ise onları dağların ucunda bekleyecekti . Çünkü dağların arasından geçemiyordu. Eragon ve Murtagh birkaç saat ilerledikten sonra Farthen Dur ' u gördüler. Murtagh oradan Eragona veda edip ayrıldı ve Eragon ilerlemeye devam etti. Ardından Eragon arkasından Murtagh' ı gördü. Murtagh korkmuş bir şekilde koşarak geliyordu ve Eragona '' Kull ordusu gelmiş dedi.'' Eragon şaşırarak Kull mu? '' dedi.Murtagh '' Evet Kull .Urgalların her açıdan daha gelişmiş halleri . Bizi bir çırpıda öldürebilecek güçteler. Hemen Varden ' a ulaşmalıyız.'' dedi. Eragon ve Murtagh koşarak dağın sonuna geldiler ve bir göl gördüler. Varden ' a seslendiler fakat hiçbir şey olmadı. Ardından beş saniyeden az bir sürede etrafları askerlerle doldu. Eragon askerlere: '' Ben ejderha süvarsiyim yardım için burdayım '' dedi. Askerlerin başında ikiz iki komutan vardı ve Eragona '' Demek ejderha süvarisin seni efendimiz Ajihad ' a götürelim bakalım sizin gibi yalancılara ne ceza verecek görmek istiyorum'' dedi. Eragon Varden ' ın lideri Ajihad ' a kendini inandırmak için Saphirayı çağırdı. Saphira içeri girdiğinde ondan korkmalarını belli etmek için yüksek bir sesle gürledi. Ardından sırtındaki Aryayı gösterdi. Eragonun süvari olduğuna inanan Ajihad Aryayı hemen tadını ve panzehirin Varden ' ın şifacılarında olduğunu söyledi . Eragonun yanındaki Murtagh ' ı gören Ajihad hemen onun tutuklanmasını emretti. Nden olduğu soran Eragona Ajihad '' O tövbekar, katil Morzan ' ın oğlu. '' dedi. Bunu duyan Eragon beyninden vurulmuşa döndü. Murtagh ise Eragona '' Obenim babam olabilir fakat ondan nefret ediyorum. Hatta bunu bana o yaptı '' dedi ve sırtını açtı. Murtagh' ın sırtında geniş bir kılıç izi gören Eragon bunu yapan kılcın Zar' roc olduğunu anladı. Ve Murtagh ' a gerçekten acıdı. Ajihad Murtagh' ı götürmelerini emrederken Eragon Ajihad ' a : '' O benim hayatımı kurtardı bu yüzden onun rahat etmesini istiyorum. Anlatabildim mi ? '' dediç. Eragon. Ajihad başı salladı. Sonrasında Eragon Kullların peşlerinde olduğunu ve Varden' ın yakınlarında olduğunu söyledi. Bunu duyan Ajihad hemen savaş merini verdi. Böylece savaş hazırlıkları başladı. Eragon zırhını giyerken düşündüğü tek şey aylar önce bir çiftçi olduğu fakat şimdi önemli bir savaşın baş karakteri olmasıydı.
ERAGON - Bölüm 7:Elf Kızı Arya' nın Kurtarılışı
Bölüm 7:Elf Kızı Arya' nın Kurtarılışı
Gil' eaddaki kuleye tırmanan Eragon yalnızdı. Çünkü Saphira koca bir şehrin ortasında çok dikkat çekerdi. Eragon boş bir açıklıktan içeri girdi. Brom öleli üç gün olmuştu. Kalbi buruk olsa da kılıcı Zar' roc' u kullanmada gerçekten usta olmuştu. Eragon önce iki askeri arkaları dönük olarak gördü ve kılıcını rüzgar gibi savurup kafalarını kesti. Bunu yaparken gözleri yaşardı fakat duygusallığını bastırdı ve Brom olsaydı ne yapardı diye düşündü. Ve yoluna devam etti. Sonra zincirli bir kapının önüne geldi. Kapının koluna dokunur dokunmaz zihnindeki engeller paramparça oldu ve birden gözleri karardı. Eragon baygınken kabuslar gördü. Kabuslarında tanıdğı herkes ona :'' Sen bizi kurtaramadın çocuk!'' diyorlardı. Eragon kapı gıcırtısıyla aniden uyandı. Eragon kendini bir zindanda elleri kolları kelepçeli bir halde buldu. Bu sırada Saphirayı da hissedemiyordu. Birden zindanın kapısı açıldı ve içeriye kestane gözlü, kızıl saçlı, soluk derili Shade Durza girdi. Durza gülümsüyordu. Eğildi ve Eragona'' Gerçekten dedikleri gibi bir çocukmuşsun. Gerçi yetişkin olsaydın da seni bir çırpıda öldürebilirdim böcek. Şimdi seni acınası işkenceler çektirerek öldüreceğim. Ama eğer ejderhanın yerini söylersen seni sağ bırakırım ve serbest olursun. '' Bunu duyan Eragon hiç düşünmeden Shadein yüzüne tükürdü. Sinirlenen Shade Durza Eragonun sratına ve karnına sert yumruklar savurdu. Tam bu sırada kulenin tepesinden gözleri alev alev yanan, öfkeli ejderha Saphira ağzından alev püskürterek geliverdi. Sinirlenen Shade Durza kulenin tepesine çıkmak için Eragonun yanından ayrıldı ve Eragonu hapseden kapıya on asker verdi. Saphira kulenin tepesini yakmaya devam ediyordu. Bu sırada Eragonun kapısıdaki askerler teker teker oklarla vuruldular. Sesleri duyan Eragon bunu kimin yaptığını çok merak ediyordu. Sonra kapı gıcırtıyla açıldı ve içeriye Eragonun yaşlarında bir çocuk girdi. Bu genç Eragona '' Soruları bırak şimdi hemen buradan kaçmalıyız.'' Eragon gencin peşinden giderken birden aklına elf kızı geldi ve zindanı aramaya başladı. Bunun gereksiz olduğunu düşünen gence aldırmadı.Ve sonunda elf kızını baygın buldu. Onu kucağına alarak oradan kaçmaya başladılar . Eragon Saphiraya kulenin en tepesindeki açıklıkta beklemesini düşünce yoluyla söyledi. Yukarıya doğru koşarken Eragon Saphirayı gördü ve ona '' Bizi taşıyabilirmisin '' dedi.Saphira yanındaki genci sordu. Eragon : '' O bize yardım etti, çabuk olmalıyız geliyorlar'' dedi. Genç onlar konuşurken gelen askerleri oklarıyla vurdu. Arkasını döndüğünde Saphirayı grdü ve gözlerine inanamadı. Tam o sırada Eragon aşağıda Durza' yı gördü. Eragon öfkeyle morzanın elinden oku alıp '' Brisingrrr'' dedi ve yanan oku rüzgar hızıyla Durzanın iki kaşının ortasına sapladı . Bunu gören genç Eragona '' Bunu nasıl yaptın'' dedi. Eragon hiç cevap vermeden elf kızını Saphiraya bindirdi. Daha sonrasında gence baktı ve ona '' Bin ya da öl'' dedi. Korkan genç hiçbir şey söyleyemeden Saphiraya bindi. Ardından da Eragon bindi. Taşımada zorlanan Saphira ancak bir mil ilerleyebidi sonrasında inmek zorunda kaldı. Eragon hemen elf kızına baktı ve elfi ter içinde, havale geçirirken gördü. Korkan Eragon elini elf kızının başına koydu. Ve '' waise heill ( İyileş ) '' dedi. Eli yine parlamaya başladı ve Eragonun enerjisi tükendi. Elf birden bir nevesle uyandı ve Eragona '' Benim adım Arya. O Shade bana zehir verdi lütfen beni Varden'a götür. Panzehir onlarda var.'' dedi ve elini Eragona uzattı. Elini tuttuğunda Eragon birden Varden a giden yolu zihninde gördü ve tekrar bilincini kaybetti. Eragon ve Saphiranın şimdiki görevi böylece belli oldu; Varden' a gitmek ve Aryayı kurtarmak...
Bölüm 6: Yaşlı Süvarinin Son Uyarısı
Eragon büyü gücünü keşfettiği zamandan itibaren Brom ile birlikte büyü eğitimlerine ve antik dili öğrenmeye dikkatini vermişti. Fakat Eragon' un içindeki intikam ateşi bitmek bilmeyen bir güçle, yavaş yavaş yanıyordu. Çünkü Ra' zac onu büyüten ve babası gibi bildiği birini öldürmüştü. İntikam duygusunun yanı sıra Eragon, rüyalarındaki kızın kim olduğunu ve gerçek olup olmadığını çok merak ediyordu. Brom ise Eragondan güçlü bir süvari oluşturmaya çalışırken çok yoruluyordu. Ancak Brom, Eragonu sanki onu çok yakından tanıyormuş gibi gizliden gizliye sevgisini belli ediyordu. Eragon bunun farkında olmasa da Saphira farkındaydı. Brom Eragona büyü eğitiminden önce odaklanmayı öğretti. Eragon ise odaklanmadaki güçlüğünü belli etse bile sonunda zihnini talan eden düşüncelerden sıyrılmayı başardı. Sonrasında ise Brom , Eragona antik dilde bazı kelimeler öğretti.Bu kelimeler şunlardı:'' Brisingr/Ateş, Adurna/Su, Argetlam/Gümüş El, Risa/ Yüksel, Varden/ Muhafız, Waise heill/İyileş, Zar' roc/ Istırap''. Eragon bir yaddan da kılıç talimlerine devam ediyordu. Eragon sormaya cesaret edemediği soruyu sordu çünkü ilk soruşunda Brom cevap vermemişti. Eragon Brom' a '' Senin ejderhan nasıl öldü ve kılıcının adı neden Zar' roc? '' dedi. Brom sonunda dayanamayıp içindeki hüzün selini döktü'' Ben ve ejderham hain Morzan ve ejderhasıyla savaşırken Morzan kara büyülerle beni zayıf düşürdü ve ejderhamı öldürdü. Fakat bende Morzanın peşine düştüm ve onun ejderhası öldürdüm. Sıra Morzana gelince bana yalvardı, fakat ben onun kılıcını elime alıp onun kalbine sapladım. Morzanın kılıcı Zar' rocu orada bıramazdım çünkü ejderha süvarilerinin kılıçları nadirdir ve egzotik büyülerle birleştirilerek yapılır, bende Zar' rocu aldım. Böylece süvarilerin zamanı bitmiş oldu. Geride yaşayan sadece kralın ejderhası vardı. Sonra sen ve Saphira geldiğiniz. Artık ejderha süvarilerinin zamanı tekrar geldi. Eragon Zar' roc artık senindir, kralı devirmende normal bir insan yapımı kılıç etkili olmaz. Sana gerçek bir süvari kılıcı gerek. O yüzden Zar2 roc tam sana göre.'' Biraz tereddüt eden Eragon sonrasında düşünüp kılıcı Bromdan aldı ve teşekkürünüde eksik etmedi. Eragon yeni, kılıcı Zar' rocla talimler yaparak kılıca alışmaya başladı. Ve Brom' un da dediği gibi kılıc Eragonun sanki bir uzvu gibi savruluyordu. Brom sonunda Eragona '' Benim sana öğretebileceğim başka bir şey yok artık Varden' a gitmeye hazırsın. '' dedi. Ve Eragon Brom' a son bir kez meydan okudu.Böylece saatler süren düelloları başladı. Eragon Bromun öğrettikleri uygulamak için çok heyecanlıydı. Düellonun sonuna doğru yorulan ve bitap düşen Brom pes etti. Böylece Eragon kendisini kanıtlamış oldu. Bu sırada Eragon, Brom ve Saphiranın yolları Dras- Leona adından bir yere düştü. Fakat görünmek istemediklerinden şehrin etrafını dolaştılar. Bilmedikleri ise onları bekleyen Ra' zacların hazırladıkları tuzak. Eragon ve Saphira Dras- Leona Gölünün üstünde uçarlarken Brom atla gölün etrafından dolaşıyordu. Brom' u tuzağa düşüren Ra' zaclar Broma derin yaralar verdiler. Tam Brom' u öldüreceklerken Eragon ve Saphira çıkageldi. Ve Ra' zaclar korkarak kaçtılar. Eragon Bromu can çekişirken gördüğünden içinde çok büyük bir hüzün patlaması oldu ve ağlamaya başladı. Eragon Broma ne yapabileceğini sordu. Brom ise sanki öleceğini biliyormuş gibi sanki bir sesle Eragon' a '' Bak evlat herkes bir gün bu dünyadan göçecek önemli olan arkanda ne bıraktığındır.'' dedi. Ve şunları ekledi'' Şimdi Gil' ead' daki kuleye git ve ruyalarındaki elf kızını tutsaklıktan kurtar. O sana Varden' a nasıl ulaşacağını gösterir. Sana ölmeden önce miras olarak sana verdiğim eğitimi ve parmağımdaki bu mavi elmaslarla süslü sonsuz büyü gücü barındıran yüzüğü veriyorum. Bu yüzük sana zor savaşlarda ölüm perdesi üstüne çöktüğünde yardım etsin ejderha süvarisi Eragon. Son olarak sana verebileğim şeyi veriyorum. Yaşlı bir süvarinin kutsamasını. Ey ejderha süvarisi tüm yaşam enerjimi feda ederek seni kutsuyorum. Hayatın tüm mutlulukları senin olsun Eragon.Üç parçası ahmak, bir parçası cesur çocuk. Elveda.'' Brom bunları söyledikten sonra ruhunu teslim etmişti ve Eragon hüngür hüngür ağlıyordu. Brom ölmeden önce Eragonu kutsarken onun alnına dokunmuştu, ve öldükten sonra üzüntülü değil sanki mutlu bir gülümseme takınmıştı. Çünkü arkasında onu seven, minnet duyan bir ejderha süvarisi bırakmıştı. Eragon Brom' u layık olduğu şekilde gömdü. Saphira ise '' O dünyadaki en kutsal mezarı hak ediyor. Bu yüzden henüz ateş çıkaramasamda, Brom için bunu yapabilirim'' dedi. Ve bir anda safiranın ağzından bir buz hortuma Brom' un mezarının üstüne saçıldı ve Brom' un mezarı elmasa dönüştü. Eragon ise mezarı kimsenin çalmaması için büyüledi. Eragon Brom un mezarının başına şunları yazdı:'' Burada gelmiş geçmiş en güçlü, en zeki ve en iyi ejderha süvari olan Brom yatıyor. Eragon' un manevi babası Brom.'' Eragon oradan ayrılırken Saphiraya zihninde şunları söyledi; Bundan sonra sadece sen ve ben varız Saphira. Şimdilik hedefimiz Gil' ead ve elf kızı...''
Bölüm 5:Ejderha Süvarisinin Sırları
Eragon, Saphira yeteri kadar erişkin olmadığından ona binemiyordu.Bu yüzden Bromla beraber ata biniyordu. Yolculukları başlayalı bir gün olmuştu, fakat daha şimdiden Durza peşlerine karanlık yaratıkar Urgalları salmıştı. Eragon Bromun güçsüz bir adam olduğunu sanıyordu. Akşama karşı Brom Eragonun gücünü test etmek içi tahta sopalarla dövüşmek için meydan okudu. Eragon Bromu ciddiye bile almadı ama Brom ısrar edince, meydan okumasını kabul etti.Brom Eragonu daha bir dakika bile geçmeden dört kere nakalt etmişti.Şaşıran Eragon, bunu nasıl yapabildiğini sordu. Brom ise düzenli çalışma, konsantrasyon ve güç meselesi olduğunu söyledi. Böylece Eragon' un zorlu kılıç eğitimi başladı. Her geçen gün onlarca kez Bromla antrenman yapan Eragonun elleri şişiyor, ayakları nasır bağlıyordu.Eragon yavaş yavaş kılıç kullanmayı öğreniyordu. Ama Eragon avcılıkta kullandığı silahı kullanmayı daha çok saviyordu. Yani yay ve ok. Tam bu sırada Eragon eğitim sonlarında Brom' un piposunu yakarken bir kelime söylediğini duydu bu kelime ''Brisingr'' dı.Saphira ise büyümeye ve gelişmeye devam ediyordu. Her geçen gün Saphira daha olgunlaşıyordu. Yolculukları aylar sürecekti. Fakat Eragon daha şimdiden sıkılmıştı.Eragon o gece garip bir rüya gördü. Genç bir kadının yardım istediğini gördü. Eragon onun elf elçisi Arya olduğundan habersizdi.Sabah uyandıklarında yeni konaklama yerlerinde Eragonun gözüne garip gelen bir çadırda, Eragon gizemli falcı Angela ve kedi adam Solmbum ile tanıştı. Angela ona ejderha kemiklerinden fal baktı ve geleceğinde savaş, kan , kayıp, ihanet, korku ve özlem olduğunu söyledi. Ve bunlara şunları ekledi: '' Eragon senin kaderinde şu ana kadar hiç kimsenin başaramayacağı şeyleri başaracağını görüyorum, fakat bunları başarabilmen için önce Alagesia' dan ayrılıp kaderinle yüzleşmen gerek.'' Çadırdan ayrılırken kedi adam Solembumunda bir şey dediğini fark eden Eragon kulaklarına inanamadı. Çünkü kedi adam Eragona beyaz tenli genç kıza yardım etmesi gerektiğini söyledi. Eragon bu kızın rüyalarına giren kız olduğundan emindi.Dışarı çıktığında Eragon bağırtılar duydu. Dönüp baktığında Urgallarla savaşan Brom' u gördü:Brom ne kadar güçlü olursa olsun Urgalların sayısı çok fazlaydı. Eragon Brom' un baş edemeyeceğini görünce okunu gerip Broma eğilmesini söyledi ve bağırarak ''Brisingr'' dedi. Bunu söylerken Urgallara çok odaklanmıştı. Ve okunu fırlattı. Ok mavi bir alevle parlayıp Urgallara doğru hücuma geçti ve bütün Urgallar bir anda yerle bir oldular. Eragon bunun tesiri olarak bayıldı. Uyandığında başında Brom vardı.Eragon bunun nasıl olduğunu sordu ve Brom ona şunları söyledi:''Ejderha süvarileri, ejderhalarından aldıkları güç ile nadiren büyü yapabilirler. Bazen büyü gücünü fark edebilmeleri yıllarını alır.'' Eragon irkildi ve bunun şaka olacağını sandı. Fakat Brom ciddiğiydi. Ve Eragona :''Sen seçilmişsin evlat. Yüzlerce insanın sahip olmadığı güçler sana bahşedildi. Artık gerçek bir ejderha süvarisisin''...
Bölüm 4: Mirasın başlangıcı
Eragon' un Saphirayı bulmasından sonra aylar geçmişti. Saphira artık bebek değildi ve yavaş yavaş uçmayı öğreniyordu.Eragon' un kuzeni çalışmak için Carcahavall' dan ayrılmıştı. Bu sırada Eragon, kasabanın hikayecisi Brom' dan ejderha süvarilerinin hikayesini öğreniyordu. Galbatorıx yeni bir süvarinin ortaya çıktığını öğrenmişti bile ve Durza' yı yeni süvarinin peşine göndermişti.Durza ise yeni süvarinin bir çocuk olduğunu öğrenince kendi yerine karanlık yaratıkları Ra' zacları Eragon' un peşine düşürmüştü. Ra' zaclar yeni süvarinin Carcahavall kasabasında yaşadığı öğrenmişlerdi. Ve onu avlamak için Carcavahall' a gelmiştiler. Ra' zaclar köylülere teker teker garip bir taş görüp görmedikleri sordular. Kasap Sloan Eragon' un adını Ra' zaclara vermişti. Eragon Ra' zacları kasabın yanında gördüğünde neler olduğunu anlamıştı. Hiç zaman kaybetmeden Eragon, amcası Garrow' un yanına gitmek için yola koyuldu. Tam çiftliğin önüne gelmişken Saphira Eragon' u sırtına alıp Spine dağlarına kaçırdı, çünkü Ra' zacların Eragon' a zarar vermesinden çok korkuyordu.Saphira o kadar yükseğe uçmuştu ki sanki Eragon' un derisi soğuktan yüzülüyodu. Saphiraya bağırarak geri dönmesine ikna eden Eragon, çiftliğe vardığında yerle bir olmuş olarak gördü. İçeriye girdiğinde Eragon Garrow' un yerde ölü bedenini gördü. Aniden gözleri yaşlarla dolan Eragon arkasına döndüğünde kendisine hayretle bakan Brom' u gördü. Brom Eragon' u sakinleştirip tehlikede olmaması için oradan uzaklaştırdı. Aradan birkaç saat sonra Brom Eragon' a olup bitenleri anlattı ve Eragon' un sorularından, elindeki izden ejderha süvarisi olduğunu anladığını anlattı.Brom, Eragondan ejderhasını çağırmasını istedi. Saphira geldiğinde Eragon sert çıkışı için özür diledi.Ardından Brom' a güvenebileceğini söyledi.Saphirada Brom' un zihnini ayrıntısız olarak inceledikten sonra Brom' a güvenebileceklerini söyledi.Brom Eragon' a Varden' dan ve direnişçilerden bahsetti. Böylece bu üç kafadarın Varden ' a olan yolculuğu başladı...
Bölüm 3:Yeni Bir Umut
Eragon on beş yaşında, kahverengi gözlü, hafif sarışın bir gençti. Alagesia' nın Carcavahall adlı kasabasında yaşıyordu. Annsesini daha bebekken kaybetmiş olan Eragon, amcası Garrow ve kuzeni Roran ile birlikte kalıyordu.Eragon çiftçilik yapıyordu fakat fakir olduklarından ara sıra ava çıkması gerekiyordu.Yine bir gün Eragon Spine dağına avlanmaya gitmişti. Peşinde olduğu geyik çok iriydi, bu yüzden onun peşinde yarım günden fazladır takipteydi.Tam okuyla avını vurmak üzereyken birdenbire mavi bir ışık hüzmesi patladı ve ortalığa sis çöktü.Eragon siste yolunu bulmaya çalışırken ayağına bir taş takıldı. Eragon ayağına takılan şeye bakarken çok şaşırdı. Çünkü hayatında hiç mavimsi parlayan bir taş görmemişti. Eragon taşın değerliği olduğunu zannedip kasabanın kasabına götürdü ve satmayı denedi. Kasap önce taşı ucuz fiyattan almaya çalıştı, sonra taşın Spine' de bulunduğunu öğrenince aniden öfkelendi. Ve taşı almadı. Eragon umutsuzca elinde bir şey olmadan çiftliğine döndü.Eragon, kuzeni Roran ile birlikte biraz eğlenip, çalıştıktan sonra uyumak için kendi odalarına gittiler. Gece Eragon uyurken birdenbire bir ses duydu. Gözlerine açtığında taşın mavi bir ışık ile parçalandığını ve içinden kertenkele benzeri bir canlının çıktığını gördü.Korkup ürperen Eragon, ne yapıcağını bilemedi. mavi kertenkele benzeri canlı bir ejderhaydı. Eragon, cesaretini toplayıp ejderhaya yaklaştı ve ejderha eline dokundu. Tam o sırada Eragon' un elini yanarak, parıltı saçmaya başladı ve elinde mavi bir izle ''e'' harfi yazılmıştı. Bu ejderha süvarisi işaretiydi ve bu işaretin adı antik dilde ''Argetlam'' yani gümüş el anlamına geliyordu. Eragon zihninde çok güçlü bir enerji akışı hissetti. Ve Eragon, aklında telepati yoluyla bir ses duymaya başladı. Eragon zihninde bir dişi sesi duyuyordu. Ses ona ;'' Benim adım ne'' diye sormuş. Eragon, sesin dişi ejderhadan geldiğini anlayınca şaşırmış. Sonrasında sakinleştiğinde aklına tek bir isim gelmiş. Ve ejderhaya şöyle demiş:'' Senin adın Saphira''.Ejderha heyecan içinde adını beğenmiş gibi birden bir eğirti çıkarmış. Ertesi gün Eragon, Saphiranın karnını doyurmak maksadıyla yine ava çıkmış bu kez birkaç hayvan avlamayı başarmış.Saphira yemeğini bir çırpıda yemiş. Eragon, Saphiraya bakarken yie zihninde onun sesini duymuş ve Saphira ona şöyle demiş;'' Biz biriz Eragon''. Böylece süvarilerin zamanı Eragon ile tekrar gelmiş oldu...
Bölüm:2:İçerdeki Hain
Süvariler barışı ve Alegesia' yı korumaya devam ediyorlardı. Süvariler bir arada kalmak ve teşkilat olarak hareket etmek için adı Varden olan bir takım kurdular. Varden' da ejderha yumurtalarının kime verileceği yaşlı konsey üyeleri tarafından belirlenirdi. Süvariler Urgal adlı bir yaratık türünün peşine düşmüşlerdi ve yardıma ihtiyaçları vardı. Bu yüzden ejderha yumurtalarını uygun kişiler tarafından test ediyorlardı. Ve sonunda uygun iki kişiyi buldular. Bu kişiler Galbatorıx ve Morzan ' dı.Galbatorıx zeki, uyanık ve yetenekli bir gençti. Morzan ise saf, güvenilir bir gençti ve Galbatorıx' e kalpten inanıyordu.Galbatorıx ejderhasıyla birlikte güçlendi fakat hazırlıksız bir anında ejderhasını Urgallar katletti. Galbatorıx ejderhasının ölümünün verdiği üzüntü, nefret ve öfkeyle konsey üyelerinden ejderha yumurtası istedi. Fakat onun içindeki nefreti ve karanlığı gören konsey üyeleri ona yumurta vermediler.Bu olayla daha da öfkelenen Galbatorıxin içindeki karanlık daha da arttı.Ve böylece güç için ejderhasını yeni bulmuş genç bir süvariyi öldürerek ejderhasına karanlık büyüler tesiriyle hükmetti. Ve antik dilde adını Shurlkan koydu. Galbatorıx, Morzan üzerindeki etkisiyle Morzanı kendi tarafına çekerek Ejderha Süvarilerine, yani Varden' a ihanet etti.Galbatorıx yandaş topladı ve kendi grubuyla Varden' ı yıktı. Böylece süvariler yıkılış sürecine girdi.Galbatorıx ejderhaların ve süvarilerin gücünü alarak daha da güçlendi Ve geride kalan ejderhaların hepsini katletti.Geriye sadece üç ejderha yumurtası kaldı. Bunların ikisi erkek biri dişiydi.Galbatorıx yumurtaları kendi gücünü maksimum seviyeye çıkarmak için saklıyordu.Galbatorıx Alagesia' da bir İmparatorluk kurdu. Ve Alagesia ' nın neredeyse her yerini ele geçirdi.Bu sırada elfler Vardendan kalanlarla bir teşkilat kurdular.Ve elf kraliçesi Islanzadı Varden' a rehberlik etmesi için kızı Arya' yı Varden' a gönderdi. Arya ejderha yumurtalarını öğrendi ve peşlerine düştü.Arya yumurtaları alabilmesi için yardım eden eski süvari Brom' du. Brom' un ejderhası hain Morzan tarafından öldürülmüştü. Bu yüzden Brom, eskisi kadar güçlü değildi. Brom ve Arya güç bela yumurtaların birisini ele geçirdiler. Arya yumurtanın süvarisini bulmak ve süvarinin yardımıyla İmparator Galbatorıx' i devirmek için gizli seyahat etmeye ve keşif yapmaya başladı.Aradan yıllar geçtikten sonra Aryanın peşine Durza adında bir Shade düştü. Arya tam yakalanıcakken yumurtayı büyü gücünü ve antik sözleri kullanarak Brom' a yani onun olduğu yere Carcavahall adlı bir kasabaya transfer etmeye çalıştı. Fakat güzü yetersiz olduğundan Carcavahall yakınlarındaki Spine adında bir dağa transfer etti...
Bölüm 1:Süvarilerin Ortaya Çıkışı
Zamanın başlangıcında, Alagesia adlı bir ülkede sadece üç cins ırk yaşamaktaydı.Bunların; ilki hiç kimsenin ne zaman var olduğunu bilmediği güçlü, görkemli, ihtişamlı, mucizenevi Ejderhalar, ikincisi efsanevi demirci tanrı Helvzog'un taştan figürleri canlandırarak yarattığı dirençli,inatçı ve kudretli Cüceler, ve sonuncusu insan ırkının büyülerle bütünleşmiş ve dönüşmüş hali olan bilge, kırılgan, narin, nazik ve ölümsüz olan elflerdi.Ejderhalar vahşi, sınır tanımayan varlıklar oldukları için diğer canlıların küçük bir hatasında, onları vahşice katlederlerdi.Elflerde buna son vermek için Ejderhalara savaş açtılar.Bitmek bilmeyen savaş yüzyıllarca devam etti.Sonunda bir elf ve ejderha birbirleri aralarındaki nefreti sona erdirdi ve aralarında asil, kırılmaz ve güçlü bir bağ oluştu.Böylece iki ırk arasındaki savaş barışla sonuçlanmıştı ve ejderha süvarileri oluştu.Süvariler Alagesia' da yüzyıllar boyu süre gelen huzuru ve refahı korudular.Cüceler farklı kültürleri ani öfkeleri ve kırılamayan kururları nedeniyle süvari olarak seçilmiyordu.Yani süvariler sadece elflerden seçiliyordu.Sonra Alagesia 'ya insan ırkı geldi.Hiçbir ırk gibi olmayan insanlar üç ırkında ortak bazı özelliklerine sahiptiler.Ve ejderhalar insanları süvari olarak kendilerine seçmeye layık buldular.Böylece süvarilerin zamanı gelmiş oldu.
